better call saul

• sinematografisi üst düzey olan dizi. kim wexler'ın saul'a hediye ettiği kahve bardağının davis&main'in verdiği arabanın bardaklığına sığmaması saul'un o işe uygun olmadığını vurguluyor. dizinin en iyi başardığı konu da böyle detayları göze sokmadan aktarması.
• geç olsun , güç olmasın ; bitirdik biz de diziyi.
  
  spoiler ibaresi olmadan neler yazılabilir bilmiyorum ama bir spin-off orijinal eseri nasıl "challenge" eder , tam olarak onu gösterdi dizi.
  
  breaking bad'de renklerin fazlasıyla profesyonel kullanılması ne kadar ön plandaysa better call saul için de çekim açıları ve ışık kullanımı ön planda tutulmuş gibi geldi bana.
  
  dizide çok sinirlendiğiniz, çok sevdiğiniz birisiyle ilgili düşünceniz 5 bölümden fazla aynı kalmıyor. jimmy'nin, abisi chuck'tan gördüğü değersizliğe üzülüp jimmy'e acayip bir sempati besliyorsunuz ; beş bölüm sonra chuck ne haklıymış abi diyorsunuz. sonra howard kadar kibirli eleman yokmuş arkadaş deyip howard'ın ne düzgün insan olduğunu konuşuyorsunuz.
  
  breaking bad'de yer alan "contamination" bölümünü hatırlarsınız. işte dizi pek çok bölümde öyle yüzeysel gidiyormuş gibi sizi ve ruh halinizi oradan oraya atraksiyonsuz sürüklüyor. tabii ki ilk sezonlarda özellikle cartel mücadelelerinin konu alındığı noktalardaki durumu tenzih ediyorum.
  
  ha bir de.. jimmy'nin becerdiği işler , muhatap olduğu insanların "devasalığını" dizi size çok güzel alttan alta verip sonunda o jimmy'nin walter white karşısındaki "acizliğini" süper metinlerle ve 2 dakikalık oyunculukla veriyor. böylece her iki dizide de ne olursa olsun en büyük "walter whitet'tır" düşüncesi zekice işleniyor arka planda.
  
  time machine ve regret konseptli konuşmanın bulunduğu sahne de bunun özeti.