1 entry daha
  • küçükken tatile gitmeden önce başlardı bu hevesim.

    1990'ların çoğu yazını avşa'da geçirirdik. babam yüzmeyi altı yaşında öğretti ve saldı beni denize. o günden sonra karabatak gibi dalıp dalıp deniz kabuğu toplardım. kahverengi tırtıklı olanlar favorimdi. yelpaze şeklindeydiler. sedef gibi yassı olanlardan tutun, delikli olan istiridye kabuklarına kadar toplardım. hatta herkes beni bildiği için denk geldikleri kabukları da bana getirirlerdi. sonra sincap gibi güzel bulduklarımı ayıklardım.

    koleksiyondan çok, o deniz kabuğuna denk gelme, onu çıkarma olayı çekerdi beni. şekilleri hala aklımdadır. eski bir çocukluk hobisi.

    görsel
hesabın var mı? giriş yap